Aracı Alsak mı Yoksa Kiralasak mı
Herhangi bir sektörde iş yürüttüğünüzü ve 3 yıllığına operasyonel bir araca ihtiyacınız olduğunu düşünelim. Bu ihtiyacınız olan aracı kiralamanın mı yoksa satın alıp, ihtiyaç kalmadığında elden çıkarmanın mı daha avantajlı olduğunu kendi kendinize düşünebilirsiniz. Elbette iki durumun da kendine has avantaj ve dezavantajları var. Aracı satın almak, size araç sahibi olmanın rahatlığını ve güvenini verebilir. Fakat aynı aracın sizin üzerinizeyken kaza yaptığını ya da kullanılamaz duruma geldiğini düşünün. Değer kaybetme riski her zaman yüksektir. Bu ihtimal bile aracı kiralasak mı sorusunu akla getiriyor.
Araç sahibi olan kişi, her yıl aracın amortismanını işletme gelirinden gider kalemi olarak düşebiliyor. Bu da her yıl satın aldığınız aracın fiyatının %20sini gider olarak düşebileceğiniz anlamına geliyor. Kısacası, 5 yıl sonra araç tamamen işletmenin haline geliyor.
Fakat bu aracı sattığınızda, elde edeceğiniz geliri tamamen vergi geliri olarak yazmak zorunda kalıyorsunuz. Ayrıca aracı kasko bedelinin %60’ından daha aşağı fiyata da satamıyorsunuz.
Kiralama yolunda ise her ay araca verdiğiniz kira bedelini istediğiniz gibi gider kalemi olarak düşebilir ve vergiden kar elde edebilirsiniz. Ayrıca kira bedelinin %18’ini ay sonunda ödediğiniz KDV’den düşebilirsiniz.
Araç satın alma yaptığınız zaman ödemeniz gereken birçok kalem ortaya çıkabilir. Motorlu taşıt vergisi, sigortamasrafı, kaskomasrafı, lastik ve parça değişim masrafı, servis bakım masrafları derken sürekli karışık bir gider bilançosu ile karşı karşıya kalabilirsiniz.
Aracı kiraladığınızda ise sadece opsiyonel olarak seçeceğiniz belirli araç km değerlerine bağlı kalmanız koşuluyla aynı fiyatı ödüyor ve bütçenizden çıkacak paranın ne kadar olacağını önceden biliyorsunuz. Araç kiralama şirketleri sizlere aylık ya da yıllık araçta kilometre yapma kotası koyuyor. Size seçenekler sunarak, bu seçeneklere göre fiyatları belirliyor. Kotanın aşılması durumunda ise bir miktar ceza ödemenizi istiyor.
Ayrıca aracın satın alınması durumunda işletmenizden ani ve yüksek miktarda nakit çıkışı olabilir. Bu durum, iskontodan kara geçeceğiniz ürünlerin borca yazdırılarak iskontosuz alınması anlamına gelebilir. Periyodik olarak mal alım zamanlarınızın iskonto gelirini aracı kullanacağınız süre ile çarparsanız ortaya çıkacak olan net zararı görebilirsiniz. Bir de aracı kredi çekip alıyorsanız, çektiğiniz kredinin yüksek faizi ile karşılaşabilirsiniz. Bankalardan çekilen kredi ise bilançoda borç olarak gözükür. Bu da işletmenizin kredi notunun düşmesi anlamına gelir. Tabii ki kiralama yaparsanız bunlarla karşılaşmazsınız. Araç kiralama bedeli bilançoda borç olarak gözükmez.
Bahsettiğim avantaj ve dezavantajları karşılaştırarak işletmeniz için hangi yol uygunsa onu tercih edebilir ve operasyon aracı edinim yönteminize karar verebilirsiniz. Kim bilir belki bir filo kiralarsınız, belki de birkaç adet araç satın alırsınız. Kararı vermek size kalmış. Kar ve zarar marjlarını iyice hesap etmeden karar vermemeniz sizin için en iyisi olur.